Gerçek zeytinyağını sahtesinden ayırmanın en kolay yolu: ''Bu fiyatın altındaysa satın almayın''

İnsan sağlığı için de içerisinde bulundurduğu fenoller açısından da özellikle kanser gibi hastalıklara da müthiş iyi gelen bir yağdır. “MUHAKKAK BİR HİLE VARSA AÇIĞA ÇIKARIYORUZ”Laboratuvar analizlerinde zeytinyağının karışım olup olmadığını kesin bir şekilde ortaya çıkarabildiklerini ifade eden Aydın Ticaret Borsası Özel Gıda Kontrol Laboratuvarı Gıda Mühendisi Mustafa Sönmez ise “Bizler Aydın Ticaret Borsası Özel Gıda Kontrol Laboratuvarı olarak zeytinyağının burada bütün hikayesini açıklayabiliyoruz. Geçen yıl özellikle Türkiye bu işten olumlu olarak ayrıldı. Taş baskı, soğuk sıkım, erken hasat isimleri altında ama kilosu 250 liranın altında alınan her yağdan tüketicilerimizin şüphe duyması gerekiyor. Özellikle sterol analizimizde bu kaçmıyor. Gerçek zeytinyağları her zaman insan sağlığı için çok yararlıdır. Yani yurtdışı piyasalarındaki bu artış tabii ki Türkiye’ye de sirayet etti. Ucuz yağlara lütfen rağbet etmeyin” dedi. Tüccarımız özellikle buna baktırır. Mesela tağşiş yapan kişinin ticaret hayatını bitireceksin. Tağşiş zeytinyağının ilk bakışta hakiki zeytinyağından ayırt edilemediğini ancak laboratuvar analizi ile tespit edilebileceğini ifade eden Çondur, zeytinyağının başka yağlar ile karıştırılmasının da Türk Gıda Kodeksine göre yasak olduğunu belirtti. Elinizde bugün bin ton yağ olsun. Fakat bu işi yapan kişiler bunu meslek haline getirmiş. Baya ağır cezalar uygulanıyor. Çünkü yerseniz kanser olursunuz. Bu cumhuriyet tarihinin en büyük üretimlerinden birisiydi. Zeytinyağı meyve suyudur. O yüzden kesinlikle tüketicilerimiz bunlara kanmasın. Ucuza yağ aldıklarını zannederek hileli taklit yağ alıyorlar. “SAHTE RAPORLARLA PAZARLAMAYA ÇALIŞIYORLAR”Hileli zeytinyağlarının satışı noktasında tüketiciye büyük görevler düştüğünü ifade eden Çondur, hileli yağların kanserojen etkiye sahip olduğuna dikkat çekerek, “Bu yüzden tüketicilerimize çok büyük görevler düşüyor. Özellikle kontrolü yapılamayan e-ticaret sitelerinde şuanda bu fiyatların çok altında fiyatlarla ambalajlı zeytinyağı satışı yapılmakta. Muhakkak bir hile varsa onu bulup açığa çıkartabiliyoruz” dedi. Bunlar sadece işini layıkıyla yapan zeytinyağı üreticisine ya da tüccarına olumsuz yansımıyor, kendi sağlıklarına da olumsuz etki ediyor. Zeytinyağının başına gelen işlemlerden asitliğine kadar, analizleri olmak üzere kalite kriterlerinin yanı sıra tağşişe yönelik analizleri de gerçekleştirebiliyoruz. En kolay fiyatla ayırt edebilirsiniz. Devlet, bu olayın üzerine çok gidiyor zaten. Gidiyor A firması kapandıktan sonra B şirketini kuruyor. Marka ve fiyatla. Bu çok basit. Çünkü geçen sene Türkiye yaklaşık 380 bin ton zeytinyağı üretti. Bu yükselme, gerçek üretici ve gerçek bu işin markalı, ambalajlı üretimi ve satışını yapanlar için olumlu olarak seyretse de bazı olumsuz olaylara da yol açmış durumda. Perakendede 300 TL ve üzerinde satılan bu yağlar kesinlikle, stok fazlası adı altında veya geçmiş yıl mahsulü adı altında 80-100 liralara pazarlanamaz. Yani yaklaşık sadece 1 milyon ton sadece İspanya’nın üretimde kaybı var. Bunlar tağşişli yağlardır. Bunlara ne yazık ki, ulaşmamız da, denetimi de mümkün olmuyor. ",. “TAĞŞİŞ SATIŞI YAPANLARIN TİCARI HAYATI BİTİRİLMELİ”Tağşiş yağ satışı yapanlara ağır cezaların uygulanması gerektiğini hatta ticari hayatının bitirilmesi gerektiğini ifade eden Aydın Ticaret Borsası Meclis Başkanı Ahmet Bahri Erdel, “Tağşiş yağ üreticiler ve tüccarlar açısından çok büyük bir sıkıntı oluşturuyor. Uzun vadede yedikleri bu karışık yağlar kanserojen etkiye sahip ve gerçekten insan sağlığına çok zararlı yağlar. Bu yağlar karışıktır. Bin ton yağın kilosunu 250 TL’den aşağıya satmazsınız. Devam ettirebiliyor bu işi. Son yıllarda uluslararası piyasalarda zeytinyağı fiyatındaki artışın Türkiye’ye de etki ettiğini ve artan fiyatlar sebebiyle e-ticaret siteleri üzerinden hakiki zeytinyağı adıyla ucuza hileli zeytinyağlarının satışının arttığını ifade eden Başkan Çondur, “Son 2 yıldır, özellikle dünyanın en büyük üreticisi olan İspanya’daki mevcut kuraklık dolayısıyla rekolteleri 1 milyon 600 bin ton seviyesinden 600 bin tonlara kadar geriledi. Bu laboratuvar ortamında analizle ayırt edilebilen bir durum. Yağlarını Borsamızda kontrol ettirirler. İnternetten bu zeytinyağı alışverişlerinde çok dikkat etsinler. Bizim de amacımız bu yönde” şeklinde konuştu. Sahte analiz raporlarıyla, sahte belgelerle, internetten bunu pazarlamaya uğraşan çok satıcı var. Çok zararlı maddeler de barındırıyor. Yapıyor yani alışmış bir kere. Yağın asit derecesi belli olur, karışık olup olmadığı belli olur. Kaliteli yağ ile kalitesiz yağın aynı eşdeğerde tutulması anlamına geliyor. En kolay ayırt edilecek şey aslında fiyatı. Gerçek zeytinyağı tüketimini artıralım. Vatandaşlarımız kesinlikle bu ucuz yağlara, taklit yağlara rağbet etmesinler. Burada ihracatçılarımız, üreticilerimiz yağlarını getirir ve analizini yaptırırlar. Ticaret yapamayacak bir daha” dedi. O yüzden zeytinyağı tüketimini artıralım ama hileli yağ tüketimini değil. “EN KOLAY FİYATIYLA AYIRT EDİLİR”Fiziksel olarak ayırt edilemeyen hileli yağların en kolay fiyatıyla ayırt edilebileceğini vurgulayan Çondur, “Böyle fiziksel olarak bunları ayırt etmek mümkün değil. Özellikle Avrupa üretimindeki bu düşüşten sonra uluslararası piyasalarda 3 bin 300 Euro civarında seyreden ton fiyatı yaklaşık 9 bin Euroya kadar yükseldi. Kimyasal işlem görmeden tüketilebilen bir yağdır. Özellikle söylüyorum, markalı yağlara yönelimini artırsınlar. Başka bir yağla zeytinyağının karıştırılması kanunen yasaktır” dedi. Çünkü bunların toptan fiyatı, ton bazındaki, tanker bazındaki fiyatları 250 TL. 1 litreyi de 80 liraya kimse kimseye satmaz. Klorofil gibi maddeler de kullanıyorlar renklendirmek için. Ne eski mahsul diye satar ne stok fazlası diye satar. Tağşiş, zeytinyağının başka bir yağla hileli olarak karıştırılması anlamına gelir ve zeytinyağı Türk Gıda Kodeksi’ne göre başka hiçbir yağla karıştırılamaz. Bunlar kesinlikle karışık yağlardır. Bunun çözümü ise denetimlerin artırılması ve daha ağır cezalar getirilmesi. Bu yağlardan da kesinlikle uzak durulması gerekiyor. Ucuz yağ gerçek zeytinyağı değildir. ",Aydın Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Fevzi Çondur, son günlerde e-ticaret üzerinde hakiki zeytinyağı iddiasıyla satılan ve fiyatı piyasanın çok altında olan zeytinyağlarının, tağşiş zeytinyağı olduğu ve anlamanın en kolay yolunun fiyatı olduğuna dikkat çekerek tüketicileri dikkatli olmaya davet etti.

Gerçek zeytinyağını sahtesinden ayırmanın en kolay yolu: ''Bu fiyatın altındaysa satın almayın''

1 litreyi de 80 liraya kimse kimseye satmaz. Bu çok basit. Gerçek zeytinyağı tüketimini artıralım. Geçen yıl özellikle Türkiye bu işten olumlu olarak ayrıldı. Bunlara ne yazık ki, ulaşmamız da, denetimi de mümkün olmuyor. Marka ve fiyatla. Tağşiş, zeytinyağının başka bir yağla hileli olarak karıştırılması anlamına gelir ve zeytinyağı Türk Gıda Kodeksi’ne göre başka hiçbir yağla karıştırılamaz. Bu yükselme, gerçek üretici ve gerçek bu işin markalı, ambalajlı üretimi ve satışını yapanlar için olumlu olarak seyretse de bazı olumsuz olaylara da yol açmış durumda. Ucuz yağlara lütfen rağbet etmeyin” dedi. Perakendede 300 TL ve üzerinde satılan bu yağlar kesinlikle, stok fazlası adı altında veya geçmiş yıl mahsulü adı altında 80-100 liralara pazarlanamaz. Çok zararlı maddeler de barındırıyor. Özellikle kontrolü yapılamayan e-ticaret sitelerinde şuanda bu fiyatların çok altında fiyatlarla ambalajlı zeytinyağı satışı yapılmakta. Ucuz yağ gerçek zeytinyağı değildir. Yağın asit derecesi belli olur, karışık olup olmadığı belli olur. Ticaret yapamayacak bir daha” dedi. Bunlar kesinlikle karışık yağlardır. Tüccarımız özellikle buna baktırır. Bu cumhuriyet tarihinin en büyük üretimlerinden birisiydi. Özellikle Avrupa üretimindeki bu düşüşten sonra uluslararası piyasalarda 3 bin 300 Euro civarında seyreden ton fiyatı yaklaşık 9 bin Euroya kadar yükseldi. Yağlarını Borsamızda kontrol ettirirler. Kaliteli yağ ile kalitesiz yağın aynı eşdeğerde tutulması anlamına geliyor. Çünkü yerseniz kanser olursunuz. Zeytinyağının başına gelen işlemlerden asitliğine kadar, analizleri olmak üzere kalite kriterlerinin yanı sıra tağşişe yönelik analizleri de gerçekleştirebiliyoruz. Bu yağlardan da kesinlikle uzak durulması gerekiyor. Özellikle söylüyorum, markalı yağlara yönelimini artırsınlar. Bizim de amacımız bu yönde” şeklinde konuştu. Burada ihracatçılarımız, üreticilerimiz yağlarını getirir ve analizini yaptırırlar. Bu laboratuvar ortamında analizle ayırt edilebilen bir durum. Muhakkak bir hile varsa onu bulup açığa çıkartabiliyoruz” dedi. “MUHAKKAK BİR HİLE VARSA AÇIĞA ÇIKARIYORUZ”Laboratuvar analizlerinde zeytinyağının karışım olup olmadığını kesin bir şekilde ortaya çıkarabildiklerini ifade eden Aydın Ticaret Borsası Özel Gıda Kontrol Laboratuvarı Gıda Mühendisi Mustafa Sönmez ise “Bizler Aydın Ticaret Borsası Özel Gıda Kontrol Laboratuvarı olarak zeytinyağının burada bütün hikayesini açıklayabiliyoruz. Ne eski mahsul diye satar ne stok fazlası diye satar. Yani yaklaşık sadece 1 milyon ton sadece İspanya’nın üretimde kaybı var. Çünkü geçen sene Türkiye yaklaşık 380 bin ton zeytinyağı üretti. O yüzden kesinlikle tüketicilerimiz bunlara kanmasın. Çünkü bunların toptan fiyatı, ton bazındaki, tanker bazındaki fiyatları 250 TL. Elinizde bugün bin ton yağ olsun. Bunun çözümü ise denetimlerin artırılması ve daha ağır cezalar getirilmesi. Baya ağır cezalar uygulanıyor. Gidiyor A firması kapandıktan sonra B şirketini kuruyor. Ucuza yağ aldıklarını zannederek hileli taklit yağ alıyorlar. “EN KOLAY FİYATIYLA AYIRT EDİLİR”Fiziksel olarak ayırt edilemeyen hileli yağların en kolay fiyatıyla ayırt edilebileceğini vurgulayan Çondur, “Böyle fiziksel olarak bunları ayırt etmek mümkün değil. ",Aydın Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Fevzi Çondur, son günlerde e-ticaret üzerinde hakiki zeytinyağı iddiasıyla satılan ve fiyatı piyasanın çok altında olan zeytinyağlarının, tağşiş zeytinyağı olduğu ve anlamanın en kolay yolunun fiyatı olduğuna dikkat çekerek tüketicileri dikkatli olmaya davet etti. İnsan sağlığı için de içerisinde bulundurduğu fenoller açısından da özellikle kanser gibi hastalıklara da müthiş iyi gelen bir yağdır. Bunlar tağşişli yağlardır. Sahte analiz raporlarıyla, sahte belgelerle, internetten bunu pazarlamaya uğraşan çok satıcı var. En kolay fiyatla ayırt edebilirsiniz. Başka bir yağla zeytinyağının karıştırılması kanunen yasaktır” dedi. Gerçek zeytinyağları her zaman insan sağlığı için çok yararlıdır. En kolay ayırt edilecek şey aslında fiyatı. Özellikle sterol analizimizde bu kaçmıyor. Taş baskı, soğuk sıkım, erken hasat isimleri altında ama kilosu 250 liranın altında alınan her yağdan tüketicilerimizin şüphe duyması gerekiyor. O yüzden zeytinyağı tüketimini artıralım ama hileli yağ tüketimini değil. “TAĞŞİŞ SATIŞI YAPANLARIN TİCARI HAYATI BİTİRİLMELİ”Tağşiş yağ satışı yapanlara ağır cezaların uygulanması gerektiğini hatta ticari hayatının bitirilmesi gerektiğini ifade eden Aydın Ticaret Borsası Meclis Başkanı Ahmet Bahri Erdel, “Tağşiş yağ üreticiler ve tüccarlar açısından çok büyük bir sıkıntı oluşturuyor. Tağşiş zeytinyağının ilk bakışta hakiki zeytinyağından ayırt edilemediğini ancak laboratuvar analizi ile tespit edilebileceğini ifade eden Çondur, zeytinyağının başka yağlar ile karıştırılmasının da Türk Gıda Kodeksine göre yasak olduğunu belirtti. Yapıyor yani alışmış bir kere. Vatandaşlarımız kesinlikle bu ucuz yağlara, taklit yağlara rağbet etmesinler. Bu yağlar karışıktır. İnternetten bu zeytinyağı alışverişlerinde çok dikkat etsinler. Bunlar sadece işini layıkıyla yapan zeytinyağı üreticisine ya da tüccarına olumsuz yansımıyor, kendi sağlıklarına da olumsuz etki ediyor. Mesela tağşiş yapan kişinin ticaret hayatını bitireceksin. Fakat bu işi yapan kişiler bunu meslek haline getirmiş. Zeytinyağı meyve suyudur. Yani yurtdışı piyasalarındaki bu artış tabii ki Türkiye’ye de sirayet etti. Kimyasal işlem görmeden tüketilebilen bir yağdır. Devlet, bu olayın üzerine çok gidiyor zaten. Son yıllarda uluslararası piyasalarda zeytinyağı fiyatındaki artışın Türkiye’ye de etki ettiğini ve artan fiyatlar sebebiyle e-ticaret siteleri üzerinden hakiki zeytinyağı adıyla ucuza hileli zeytinyağlarının satışının arttığını ifade eden Başkan Çondur, “Son 2 yıldır, özellikle dünyanın en büyük üreticisi olan İspanya’daki mevcut kuraklık dolayısıyla rekolteleri 1 milyon 600 bin ton seviyesinden 600 bin tonlara kadar geriledi. Uzun vadede yedikleri bu karışık yağlar kanserojen etkiye sahip ve gerçekten insan sağlığına çok zararlı yağlar. Devam ettirebiliyor bu işi. ",. Klorofil gibi maddeler de kullanıyorlar renklendirmek için. “SAHTE RAPORLARLA PAZARLAMAYA ÇALIŞIYORLAR”Hileli zeytinyağlarının satışı noktasında tüketiciye büyük görevler düştüğünü ifade eden Çondur, hileli yağların kanserojen etkiye sahip olduğuna dikkat çekerek, “Bu yüzden tüketicilerimize çok büyük görevler düşüyor. Bin ton yağın kilosunu 250 TL’den aşağıya satmazsınız.